Ramazan Orucu

Yahya POLAT

 

Oruç ibadeti, İslam'ın 5 temel esasından birisi olup, Peygamberimizin ve ashabının Medine'ye hicretinden bir buçuk yıl sonra farz kılınmıştır.

Cenab-ı Hak, Bakara suresinin 183 ayetinde orucun farziyetini şu şekilde beyan etmektedir: Ey iman edenler Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki kötülüklerden haramlardan uzaklaşır nefsinizi terbiye edersiniz orucun gayesi nefsi terbiyedir.

Nefis, hadisi şerife göre insanların iki kaşının arasında bulunan şeytanın 72 misli kuvvetinde bulunan şer bir kuvvettir. Ancak oruç ibadeti ile terbiye edilir. Cenab-ı Hak geçmiş peygamberlere ve ümmetlerine de orucu çeşitli şekillerde farz kılmıştır.

Musa Aleyhisselam ve ümmeti Muharrem ayının 10 günü oruç tutarlardı. Adem Aleyhisselam ve ümmeti her aydan 3 gün oruç tutardı. Süleyman Aleyhisselam ve ümmeti her ayın 3 gün başında 3 gün ortasında 3 günde sonunda tutuyorlardı. Davut Aleyhisselam ve ümmeti bir gün oruç tutuyor, bir gün yiyorlardı. İsa Aleyhisselam'ın ümmeti ise senenin hepsini oruçlu geçiriyorlardı.

Oruç ibadetinin bir takım hikmetleri ve insanlar için bir takım maddi ve manevi faydaları vardır. Bunlar şunlardır: Oruç tutan Mümin şeytanın şerrinden uzaklaşır. O şeytan ki Hadis-i Şerife göre insanın kan damarlarında dolaşır.

 Oruç Allah'ın nimetlerine bir şükürdür oruç ibadeti sosyal hayatı ve onun içerisindeki yoksulları fakirleri hatırlatan ve onlara yardımı hatırlatan bir ibadettir. Oruçla Müslüman güçsüz zayıf ve aciz olduğunu anlar. Cenabı Hakk'ın çok güçlü ve kudretli olduğunu idrak eder.

Oruç ibadeti Müslüman’ın vücudunu ve sistemlerini revizyondan geçirip sıhhatli kılar. Oruç insana az gıdalarla yaşanabileceğini ve iktisat etmeyi öğretir. Oruç günahlara karşı bir koruyucu bir kalkandır. Müslüman oruçlu olduğunda günahlara yönelmeyen bir Müslüman diğer zamanlarda da günahlara yönelmez.

Oruç tutan Müslümanlar aynı zamanda azalarına da oruç tutturması lazım… Peygamberimiz Aleyhisselam bir hadis-i şerifinde şöyle buyuruyor: Yalan söylemeyi cahilce davranmayı ve bununla amel etmeyi bırakmayan. O kimsenin yemesini içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur. Kulların oruç ibadetine ihtiyacı vardır ve o oruç ibadetindeki maddi ve manevi güzelliklere insanoğlu muhtaçtır.

Oruç vücuda rahatlık verir. Büyükler şöyle demişler: Bedenin rahatı az yemededir. Lisa'nın rahatı az konuşmadadır, kalbin rahatıiİntikam duygularının azlığındadır. “Ruhun rahatı az uykudadır” buyurmuşlardır ve büyüklerin bu tespiti oldukça yerindedir. Müminlerin ruhları oruç ibadeti ile melekiyet sıfatına sahip olur. Oruçlu Müminler melekler gibi yemez, içmez, Allah'a asi gelmez, az uyur, geceleri kaim, gündüzleri oruçlu olur. Ve böylece Ramazan ayında oruç ibadeti ile ve diğer ibadetlerle Müminler adeta melekleşirler oruç tutan müminlerin ahirette hesapları kolay olur.

Peygamberimiz bir hadisinde şöyle buyuruyor: Oruç tutan müminler için arşın altında bir sofra kurulur Tüm insanlar hesap verirken onlar sofradan yer ve ikram görürler bütün insanlar Derler ki bunlara ne oluyor böyle biz hesap verirken onlar arşın altında sofralarda ikram görüyorlar onlara şöyle nida edilir. Siz dünyada ramazan ayında oruçlarınızı hiçbir mazeretiniz yokken oruçlarınızı yiyordunuz fakat o ikram gören Müminler her türlü zorluğa rağmen oruçlarını tutuyor. Ramazan ayına ve oruca saygı gösteriyorlardı oruçlu Müminler Allah'a oldukça yaklaşır. Musa Aleyhisselam turis inada Allah'la konuşan bir peygamberdi bir gün sordu ya rabbi ben seninle konuşan bir Peygamberim sana benden daha yakın kimseler var mıdır diye Cenabı Hak Evet vardır Ey Musa Seninle benim aramda konuşurken 70.000 perde vardır. Ümmeti Muhammed'e Ben bir Oruç ayı verdim Ramazan ayı Muhammed Ümmeti Ramazan orucunu imsaktan iftara kadar tutarlar iftar vakti yaklaştığı zaman onlar bana o kadar yakın olurlar ki onlarla benim aramda hiçbir perde kalmaz oruçlu olan müminlere çok büyük mükâfatlar vardır.

Bir Hadis-i Şerife göre Peygamberimiz Aleyhisselam şöyle buyurur: Ademoğlunun bütün amellerine 10 katından 700 katına kadar sevap artırılır. Cenab-ı Hak buyurdu ki oruç hariç. Çünkü o ibadet benim için rüyada uzak olarak tutuluyor ve onun mükâfatını ben vereceğim. Kulum yemesini içmesini benim rızan için tutmaktadır. Böylece görülüyor ki Oruç ibadetinin mükâfatının sınırını ancak Allah bilir. Hadis-i şeriflere göre oruçlunun uykusu da ibadettir, susması Allah'ı tespihtir, duası kabul olunur ve salih amellerinin mükâfatı kat kat verilir.

Oruç ibadetinin daha nice maddi ve manevi faydaları ve güzellikleri vardır. Ramazan ayı rahmet ve mağfiret ayıdır Ramazan ve orucu fakirleri yoksulları hatırlatır. Ramazan ayı hayır ve hacamat ve paylaşma ayıdır. Ramazan ayı zekat ve fitre ayı yardımlaşma ve paylaşma ayıdır. Ramazan ayı Kur'an ayıdır, vaazına sıhhat ayı tövbe ve dua ayıdır.

Daha nice Ramazan aylarına kavuşmak dileğiyle…