Müjde! İlkbahar Geliyor
Metin MERCİMEK
“ŞÖYLE YANI BAŞIMA ÇİMENLERE UZAN
KULAK VER GÜMBÜRTÜSÜNE DÜNYANIN
BAHARIN, GENÇLİĞİN VE AŞKIN
TÜRKÜSÜNÜ SÖYLEYELİM BİR AĞIZDAN.”
Ataol BEHRAMOĞLU
Kış mevsimini geride bırakarak 1 Mart 2025 yılı İlkbahar mevsimine ayak bastık. Günlerin yavaş yavaş uzadığı, havanın ise biraz ılımanlık gösterdiği bir mevsime girdik. Ancak bu mevsimin ummadık sürprizlerine kendimizi hazırlamamız gerekir. Çünkü “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” sözünü unutmamalıyız. Özellikle kışa girerken giyecek ve yakacaklarımızı, hatta gardırobumuzdaki kışlık elbiselerimizi yerinden kıpırdatmayalım.
Vücudumuz elbette İlkbahar’a tepki gösterecektir. Cildimiz, saçlarımız tıpkı ağaçlardaki yapraklar gibi değişim gösterir. Rüzgâr daha sakin ve daha şiddetli eser, hatta rüzgâr daha da deli olabilir.
Dikkat edersek Mart ayı başlar başlamaz vücudumuz gün ışığıyla uyanık kalmamızı sağlayacak şekilde programlanmıştır. Bu da güneş battıktan sonra dinlenmeye ve uyumaya daha fazla zaman gerektiği anlamına gelmektedir. Tabi ki şehir hayatı ve yoğun iş temposu buna her zaman izin vermeyebilir.
Diğer taraftan, baharın gelmesiyle birlikte sihirli bir dokunuş varmış gibi her şey değişmekte ve güzelleşmekte. Özellikle güneş yeryüzünde sıcak ve parlak yüzünü göstermeye başlıyor. Bir taraftan çiçekler açarken, bir taraftan canlılar umut almaya koyuluyor. Böylece içinde bulunduğumuz mevsim, bizlere hayat dolu günlerle birlikte çeşitli ilhamlar da verebiliyor.
Yine İlkbahar’da, bizlere huzur ve coşku yaratan milli ve gelenek haline gelmiş bayramlarımızı da yaşatmakta. Sırasıyla 21 Mart’ta Nevruz Bayramı, 23 Nisan’da Çocuk ve Egemenlik Bayramı, 6 Mayıs Hıdrellez Bayramı, 19 Mayıs’ta Gençlik ve Spor Bayramı olarak tüm bunlar baharın gelişini ve etkinliklerini daha da arttırmaktadır.
Ayrıca ilkbahar, doğanın değişmesi, çiçek be ağaçların açması, kuşların daha çok coşmasının yanı sıra, şair ve mu****inasların da bu değişimden nasibini alarak hayata daha güzel bakmalarını sağlamıştır. Bu konuda şiir ve şarkılarımıza bir göz attığımız zaman, baharla ilgili birçok eserlerin ortaya çıktığını görürüz. Örneğin, Merhum Hocamız Bilge Özgen, bakınız İlkbahar’la ilgili olarak neler söylüyor:
“İlkbahar gelince, herkes gibi ben de kendimi doğanın içinde buluyorum. Her halde doğanın coşması bana ilham veriyor ki, çoğu eserlerimi Mart, Nisan ve Mayıs aylarında besteliyorum.”diye ne kadar güzel söylemiş. Hocamızı rahmetle anıyorum.
Unutmayalım ki, baharla birlikte toprağın bereketi, yağan yağmur ve yeniden doğan güneşin ışınlarıyla artmaktadır. Böylece toprak kokusu ve insanların sevinç ve heyecanı karışarak bir bayram havasına dönüşmektedir. Belki de bu bayram havasını yaşatan şey, “Yeniden doğuşun bir belirtisi” ya da “Yaşam sevincimizi arttıran” bir mucize mevsimdir.
